teferruat

neden teferruat? çünkü bazı kelimeler çok güzel. kendimi çoğunlukla teferruat gibi hissederim. ve bir de sabahattin ali'nin 'yerini bulamamanın azabını bütün teferruatıyla duymakta idi. bu his herhangi bir işsizliğin verdiği can sıkıntısı veya endişeye benzemiyor, insanı gözle görülür bir şekilde eziyor ve yavaş yavaş, hayatta lüzumsuz olduğu kanaatini uyandırıyordu. kendinde her şeyi yapabilecek kudreti görmek, sonra yapılacak hiçbir şey bulamamak... tükenmek bilmez bir sabırla bir meçhulü beklemek... nihayet bütün bunları sisli bir havadaki ağaçlar gibi belli belirsiz karışık bir şekilde hissetmek... bu, uzun zaman dayanılır şeylerden değildi.' satırlarını sanırım anlıyorum  ve hissediyorum. sabahattin ali sadece bu cümleleri yazmış olsaydı da benim için ilk ona girerdi. (aniden gelen sen kimsin de senin için ilk ona girecek hissi) ilk yazıda kendimi anlatmak isterdim ama anlatacak bir şey bulamadım. 20 yaşındayım, mutluyum. sanırım bu kadar. yazı sonu şarkısı:şence...